YanMenu

14
Kas

Basın açıklaması

İLK 6 AYLIK DÖNEM İÇİN ÜCRETLERE ORTALAMADA YÜZDE 93 ZAM YAPILDI


Uluslararası sermayenin ve onların örgütü IMF ile iktidarın işçi sınıfına yönelik baskı ve saldırılarının arttığı, kazanımlarımıza göz dikildiği bir dönemdeyiz. İktidarın bu politikalarının Orta Vadeli Plan’a da yansıdığını görüyoruz. Sermayenin ve iktidarın işçi sınıfına yönelik saldırıları bitmek bilmiyor.

Bir yandan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) adı altında kıdem tazminatını ortadan kaldıracak düzenlemeler gündeme getiriliyor, İş Kanunu’ndaki esneklik içeren maddeler yetmiyormuş gibi yeni esnek istihdam düzenlemeleri hedefleniyor, öte yandan da ücretlerin hedeflenen enflasyona göre artırılması ve dolayısıyla reel ücretlerin düşürülmesi isteniyor.

Asgari ücretin de hedeflenen enflasyona ya da biraz üzerinde belirlenmesi için ortam hazırlanıyor. Gerçekleşen enflasyonun bile gerçeğin çok altında olduğunun herkes tarafından bilindiği ve kabul edildiği bir dönemde hedeflenen enflasyon oranında bile bir asgari ücret artışı tartışma konusu edilmeye çalışıyor.

Adaletsiz ve ağır vergi yükü altında işçiler, ücretle geçinenler inliyor, aylar ilerledikçe aldığımız ücret artacağına azalıyor. Ücret zammı alıp ücreti düşen tek ülke özelliğimiz korunuyor.

İşçiler düşük ücretlerle, yoksullukla baş etmek için, insanca yaşayacak bir ücret için mücadele ediyor. Metal işçileri, ağır çalışma koşullarında yoksulluk sınırının altında çalışmaya isyan ediyor, ekmeklerini büyütme mücadelesi veriyor.

Giderek yoksullaşan, reel ücret kaybına uğrayan metal işçileri kendilerine giydirilmek istenilen bu politikaları toplu sözleşmeleri aracılığı ile yırtıp atıyor.

Bu ağır çalışma ve yaşama koşullarına karşı metal işçisinin mücadelesi de yurdun dört bir yanında artarak sürüyor. Çeliğe su veren metal işçileri hakları için sendikalarına inanarak, güvenerek ekmek kavgasını yükseltiyor.

Metal işçilerinin bu mücadelesi toplu sözleşmelerde hayat ve karşılık buluyor. Metal işçileri toplu sözleşmelerle ağır yaşam koşularını iyileştiriyor.

Bu kapsamda bugün Kırşehir’de bulunan ve 600’e yakın işçinin çalıştığı Işıklar Holding’e bağlı Çemaş Döküm’de işçilerin tümünün bilgisi, onayı ve büyük coşkusu ile önemli bir toplu sözleşmeye imza atıldı. Toplu Sözleşmemiz 1 Eylül 2024-31 Ağustos 2026 dönemini kapsamaktadır.

Sendikamızın Genel Başkanı Özkan Atar ve Genel Sekreteri Ali Çeltek’in de katıldığı ve uzun saatler süren görüşmeler sonucu imzalanan toplu sözleşme şöyledir:

Ücret Zammı:

Birinci altı aylık dönem için sadece ücretlere yüzde 93 oranında zam yapıldı. Bu zam ile ortalama bir metal işçisinin ücreti net 65.091 TL oldu.

Toplu Sözleşme ile işyerinde 1 Eylül 2024 tarihi itibariyle net ücretler 58.527 TL ile 102.000 TL arasında değişmektedir.

Ücretler diğer altı aylarda ise:

İkinci altı ay enflasyon artı 5 puan.

Üçüncü altı ay enflasyon artı 5 puan.

Dördüncü altı ay enflasyon artı 3 puan oranında artacak.

Sosyal haklar ise birinci altı aylık dönemde ortalamada yüzde 102 artış sağlandı Kurban Bayramı tutarı ise yüzde 136 oranında artırıldı.

Daha önce yıllık artış yapılan sosyal haklar da yeni Sözleşme ile birlikte ücret zamları gibi 6 aylık dönemlerde ve ücret zamları oranında artırılacak.

Bunların yanı sıra birçok kazanım elde edildi. Bu kapsamda, daha önce yılda 4 defa alınan erzak artık her ay net 1.500 TL olarak alınacak.

Ayrıca, bankadan promosyon alınmaması nedeniyle Ek Ödeme adı altında işveren tarafından 25.000 TL net olarak ödenecek.

Önemli hakların kazanıldığı Toplu Sözleşmemiz başta Kırşehir Çemaş Döküm işçilerine olmak üzere tüm metal işçilerine hayırlı olsun.

 

BİRLEŞİK METAL-İŞ

GENEL YÖNETİM KURULU

 

Fotoğraflar için bakınız: https://www.facebook.com/photo?fbid=1050783467089158&set=pb.100064725428986.-2207520000

 

Balıkesir Gönen Organize Sanayi Bölgesi'nde bulunan, kısa süre önce örgütlendiğimiz Gesbey işyerinde, işverenin emek ve sendika karşıtı hukuksuz uygulamalarını protesto ettik.

Fabrika önünde bugün (6 Kasım) gerçekleştirilen basın açıklamasına Genel Örgütlenme Sekreterimiz Fehmi Elmacı, Bursa Şubemizin yöneticileri, temsilcileri, üyeleri ile sendikal haklarına sahip çıkan Gesbey işçileri katıldı. Burada açıklama yapan Genel Örgütlenme Sekreterimiz Fehmi Elmacı "Gesbey işverenliğini hukuksuzca girişimlerini bir an önce sonlandırmaya davet ediyoruz. Gesbey işçilerini sendikasından koparma girişimlerine geçit vermeyeceğiz" dedi.

Açıklamanın tamamı şu şekilde: 

GESBEY İŞÇİLERİNİN SENDİKA
HAKKI ENGELLENEMEZ!

 

Değerli basın emekçileri,

Balıkesir Gönen Organize Sanayi’de kurulu Gesbey Enerji Türbini Kule Üretim işçileri, Anayasal ve yasal haklarını kullanarak geçtiğimiz mart ayında sendikamıza üye oldular. Sendikamız yasanın aradığı gerekli çoğunluğu sağladı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, 12 Mart 2024 tarihinde verdiği “sendikal yetki tespiti” belgesiyle işyerinde yetkili sendika olduğumuzu resmileştirdi.

Yetki tespitimizin işyerine ulaşmasını takiben Gesbey yönetimi 6 üyemizi hukuksuzca işten çıkardı. Bunun üzerine atılan üyelerimizle fabrika önünde direnişimizi gerçekleştirdik.

Gesbey işvereninin sendikal örgütlenmemizi ve üyelerimizin toplu sözleşme hakkına kavuşmasını engelleme çabaları sadece fesihlerle sınırlı kalmadı.

İşyerinde sendikamızın gerekli üye çoğunluğunu fazlasıyla sağladığı bilinmesine rağmen işveren, yetkisiz mahkeme olan İstanbul Anadolu 4. İş Mahkemesi’nde dava açarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yetki tespitine itiraz etmiştir.

Söz konusu yetki davası için Balıkesir mahkemeleri yetkiliyken davayı özellikle yetkili olmayan İstanbul mahkemesinde açarak yasal süreci kötü niyetli olarak uzatmaya çalışmış ve Bakanlıkça verilen yetkimizin kesinleşmesini zamana yaymaya çalışmıştır.

Gelinen süreçte yetkisizlik kararı son aşama olan Yargıtay tarafından da onanmış ve dosyamız yetkili mahkeme olan Balıkesir iş mahkemelerine gelmiştir. Balıkesir 2. İş Mahkemesi’nde 4 Aralık tarihinde ilk duruşmamız görülecek.

Değerli basın emekçileri,

İşverenlerin yetki itirazları yoluyla sendikal hakların kullanılmasını geciktirme, bu zaman zarfı içerisinde işçilere dönük istifa baskısı ve hatta işten çıkarma uygulamalarıyla sıkça karşılaşıyoruz.

Gesbey işvereni üyelerimizi sadece sendikaya üye olduğu için işten atarak suç işlemiyor. İşten çıkardığı üyelerimize sözde ihtiyari arabuluculuk anlaşması imzalatmaya çalışarak da başka bir suç işliyor.

Ülkemizde işverenlerin, işçilere işe iade davası açmasını ve haklarını almasını engellemek amacıyla, zaten hak ettikleri tazminatları ödememe baskısı yaparak, işverenin çalışanıymış gibi davranan bir kısım arabulucular tarafından önceden hazırlanmış sözde ihtiyari arabuluculuk anlaşmalarını imzalattığına sıkça şahit oluyoruz.

İşverenlerin ihtiyari arabuluculuk adı altında yaptıkları bu uygulamalarla, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 158 sayılı sözleşmesi ve yasalarla düzenlenen iş güvencesi hakkı fiilen işçilerin ellerinden alınmış durumdadır.

Gesbey işvereninin de bu hukuk dışı uygulamaya başvurduğunu öğrenmiş bulunmaktayız. Bugün burada Gesbey işverenin, işverenin çalışanıymış gibi hareket eden arabulucularla birlikte yaptıkları hukuksuzlukları ortaya koymak için toplandık.

İşveren sendikal nedenle iş sözleşmesini sona erdirdiği üyelerimize, iradelerini yansıtmamasına rağmen tazminatlarını ödememe baskısı ile ihtiyari arabuluculuk anlaşması adı altında, önceden hazırlanmış belgeleri imzalamayı dayatıyor. Zaten İş Kanunu’na göre ödemesi gereken tazminatları da işçilere ancak bu belgeleri imzalamak zorunda kaldıktan sonra ödüyor.

Gesbey işçilerini ekmeğiyle terbiye etmeye çalışan Gesbey yöneticilerini bugün bir kez daha uyarıyoruz: Suç işliyorsunuz, bu suçu işlemekten derhal vazgeçin!

Değerli basın emekçileri,

Gesbey, Beyçelik Holding ve İspanyol GRI Renewable Industries ortaklığı ile kurulmuş, ülkenin en yüksek kapasitede rüzgâr türbin kule üretimi gerçekleştiren işletmesi.

Beyçelik Holding, işveren sendikası MESS’e üye ve holdingin bünyesindeki diğer işletmelerinde işçiler sendikalı olarak çalışıyor. Gesbey dünyanın önemli firmalarına üretim gerçekleştiriyor. Avrupa’da iş yaptıkları firmaların birçoğunda işçiler sendikalı olarak çalışıyor.

Gesbey yönetimi, Gesbey işçilerinin sendikalı çalışma iradesine saygı duymayarak yetki itirazları yoluyla, işten çıkarmalarla Gesbey işçilerini yıldırmaya çalışıyor.

Gesbey işverenliğini bu hukuksuzca girişimlerini bir an önce sonlandırmaya davet ediyoruz. 

Birleşik Metal-İş, Gesbey’de artık yetkili sendikadır. İşçi atarak sendikadan kurtulmanın mümkün olmadığını bir kez daha hatırlatmak istiyoruz. Gesbey işçilerini sendikasından koparma girişimlerine geçit vermeyeceğiz.

Gesbey işverenliğini işten atılan işçileri işbaşı yaptırmaya ve sendikayla görüşmelere başlayarak çalışma barışını tesis etmeye davet ediyoruz. 

Hukuksuzlukta ısrar edildiği takdirde üyelerimizle birlikte fabrikanın önünden ayrılmayacak, atılan işçiler işe geri alınana ve sendika kabul edilene kadar mücadelemizi fabrikanın içinde ve dışında kararlılıkla sürdüreceğiz.

 

Balıkesir'de yeni örgütlendiğimiz Ekos Teknoloji ve Elektrik AŞ işyerinde işçilerin en temel ve Anayasal hakkı olan sendika hakkına erişimi engellenmeye çalışılıyor. İşverenin sendika düşmanı tutumunu bugün (1 Kasım) fabrikanın önünde basın açıklaması yaparak protesto ettik. 


Sendikamızın Genel Örgütlenme Sekreteri Fehmi Elmacı, Bursa Şubemizin yöneticileri, işyeri temsilcileri ve sendika haklarına sahip çıkan Ekos işçilerinin katılımıyla gerçekleştirilen eylemde, Genel Örgütlenme Sekreterimiz tarafından yapılan açıklama şu şekilde:

EKOS’ta Anayasal Hakkımıza
Saygı Duyulmalıdır!

Değerli basın emekçileri,

Birleşik Metal İşçileri Sendikası olarak Ekos Teknoloji ve Elektrik A.Ş işyerinde 2024 yılının Haziran ayında sürdürdüğümüz örgütlenme çalışmaları sonucu işyerinde yasanın aradığı üye sayısına kısa sürede ulaştık ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına çoğunluk tespiti için başvurduk.

Ekos işvereni, yetki başvurumuzun hemen ardından 100’e yakın işçi alarak yetkimizi engellemeye çalıştı; ancak başaramadı. Bakanlık, sendikamızın Ekos’ta toplu iş sözleşmesi yapabilmek için yeterli çoğunluğa sahip olduğunu tespit etti.

İşveren, yıllardır düşük ücretlerle ve insan onuruyla bağdaşmayacak koşullarda çalıştırılan işçilerin Anayasal haklarına saygı duymak yerine, önce örgütlenmede öncü olan 8 arkadaşımızı işten çıkarmaya kalkıştı.  Sendikamızın ve üyelerimizin kararlılığı üzerine geri adım atmak zorunda kalan işveren, işçilerin sendikal haklarına kavuşmasını geciktirmek amacıyla sendikamızın yetkisine itiraz ederek Ekos işçilerinin iradesini hiçe saymaya kalkıştı.

Ekos işvereni, işyerinde sayısal anlamda sendikanın çoğunluğu olduğunu bilmesine karşın süreci uzatma yoluna gitti. Çalışanlarına aslında sizin hakkınızı tanımıyorum, iradenize saygı duymuyorum, demiş oldu. Buna karşın işverenin kullandığı bu hakkın her ne kadar bizim için olumsuz sonuçları olsa da karara saygı duyarak sürecin neticelenmesini bekleme kararı aldık.

 

 

Tüm hamlelerine rağmen, Ekos işçilerinin sendikal haklarını kullanmalarının önüne geçemeyen işveren, işyerlerinden birini Sakarya’ya taşıyacağı gerekçesi ile işçilerin iradesini kırmaya çalışmış, son olarak da İŞKUR İl Müdürlüğü’ne toplu işçi çıkaracağını bildirmiştir. Toplu işçi çıkarma için başvuru yaptığını sendikamızdan ve Ekos işçilerinden bugün dahi sır gibi saklayan işverenin attığı bu adımların işçilerin sendikal haklarını kullanmasını engelleme amacı taşıdığı açıktır.

İşverenin tüm işyerlerinde çalıştırabileceği mevcut işçilerinin birinin dahi iş sözleşmesini sona erdirmeye ihtiyacı yoktur. Bu durumun bilinmesine rağmen işverenin, sendikamızla ve işçilerle bu konuda hiçbir iletişime geçmeden, hiçbir çözüm önermeden işyeri taşıyacağı gerekçesine sığınarak, adeta oldubittiye getirerek Ekos işçilerinin sendikal örgütlenme hakkına müdahale etmesine izin vermeyeceğiz.

İşletmenin büyümesi, başka yerlerde de fabrikalar kurması elbette karşı olabileceğimiz bir durum olamaz. Ekos büyürse orada ekmek yiyen herkesin sofrasındaki ekmek büyüyecektir. Bizim itiraz ettiğimiz nokta, bu girişimin işyerini sendikasızlaştırma amacıyla hayata geçirilmesi noktasındadır.

Buradan Ekos işverenine bir kez daha sesleniyoruz: Sendikamız ve üyelerimiz mücadeleye hazırdır. Ekos’ta üyelerimizin sendika hakkına müdahale anlamına gelecek her türlü girişime karşı demokratik tepkimizi her an ortaya koyabileceğimizi hatırlatmak istiyoruz. Umuyoruz ki bu hatalarında da döneceklerdir.

Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının ortaya koyduğu gibi sendikanın yetkisine itiraz edilmesi, sendikal hakların engellenmesi ve bir hak ihlali anlamı taşıyor. Hem Anayasal hakkımızı tanımayacaksınız hem de üstüne “Çalıştığınız bölümü kapatacağız, başka ile taşıyacağız” diyerek sendikanın örgütlülüğünü zayıflatmaya kalkacaksınız! Buna sessiz kalmamızı kimse bizden beklemesin.

Sendikamızın ve metal işçilerinin mücadele tarihi işverenlerin bu tarz girişimlerini, saldırılarını püskürttüğü onlarca örnekle dolu; bir yenisi de Ekos’ta yaratmaya bizlerin de Ekos işçilerinin de hazır olduğunu söylemek istiyoruz.

İşvereni bir kez daha işçilerin sendikal haklarına saygı duymaya, yetki itirazını geri çekerek sendikamızla masaya oturmaya ve işyerini sendikasızlaştırmak için yaptığı hamlelerden vazgeçmeye çağırıyoruz.

BİRLEŞİK METAL-İŞ SENDİKASI
GENEL YÖNETİM KURULU

Paris Autoshow Fuarı önündeki protesto mitinginde konuşan DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve sendikamızın Genel Başkanı Özkan Atar, otomotiv işçilerinin hakları için uluslararası dayanışmanın ve ortak mücadelenin önemine dikkat çekti.


Fransa CGT Sendikası, otomotiv tekellerinin dünyanın dört bir yanında işçi haklarını gasbetme girişimlerini protesto etmek için Paris Autoshow Fuarı önünde miting düzenledi. Mitingde, ABD UAW, İtalya FIOM, Belçika MWB sendikalarından temsilcilerin yanı sıra Türkiye’den sendikamız adına Genel Başkanımız Özkan Atar konuşma yaptı.  

Türkiye’de metal işçilerinin hakları için verdikleri mücadelelere dikkat çeken Genel Başkanımız, “Sizin mücadelenizin onların mücadelesiyle ortak olduğunu biliyoruz. İşte bu yüzden yan yana durmanın, omuz omuza mücadele etmenin önemini bir kez daha göstermek için buradayız” dedi.

Atar, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Burada şu kapının ardında, her biri ürettikleri en yeni model, lüks, teknolojik pahalı araçları tanıtan otomobil tekelleri, bizlere işimizi kaybetmemizin nedeninin başka ülkelerdeki işçiler olduğu yalanını söyleyerek, bizleri birbirimize düşürmeye çalışıyorlar. Sanki yıllarca bizim emeğimizi sömüren onlar değilmiş gibi, buradaki otomobil patronları, sizlere belki de ‘İşlerinizi Türkiye'deki işçiler alıyor’ diyorlar. Bizlere de gelip başka ülkelerin işçilerini hedef gösteriyorlar.

Oysa bizler biliyoruz ki, yaşadığımız tüm sorunların tek nedeni, bu gözü doymaz kapitalistlerin ettikleri olağanüstü kârlar ve açgözlülükleridir. Yine biliyoruz ki, bu açgözlü kapitalistlere hak ettikleri cevabı vermenin tek yolu, burada olduğu gibi, birlik olmak ve birlikte mücadele etmektir.”

Otomotiv patronlarına seslenen Genel Başkanımız Özkan Atar, “Dünyanın neresinde olursa olsun binlerce işçinin ve ailesinin kaderine siz tek başınıza karar veremezsiniz! Artık bitti! Buradaki binlerce işçi kardeşimiz ve dünyanın dört bir yanındaki otomobil işçisi sınıf kardeşleri, bu açgözlü patronların saltanatına son verecek. Yaşasın sınıf dayanışması!” diyerek sözlerini tamamladı.